Barış Pehlivan’ın ifadesi ortaya çıktı: Tek yaptığım şey gazeteci olarak soru sormaktır
Bilirkişi soruşturmasında gözaltına alınan gazeteci Barış Pehlivan’ın ifadesi ortaya çıktı. Suçlamaları reddeden Pehlivan, Yeni Şafak’ın da söz konusu bilirkişiyle görüşüp haber yaptığını aktardı ve “Şimdi Yeni Şafağa suç olmayan röportaj yapma faliyeti Halk TV’den Barış PEHLİVAN’a nasıl suç olabilir?” diye sordu.
Bilirkişi soruşturmasında gözaltına alınan gazeteci Barış Pehlivan’ın ifadesi ortaya çıktı. Pehlivan, suçlamaları reddetti ve “Savcılık makamının suç olarak isnat ettiği eylemlerin hiçbirinde benim sorumluluğun ve dahlim yoktur. O konuşmayı ben kaydetmedim. Ben kimseyle paylaşmadım. Ben yayınlamadım. Ve ben hiç bir yerde yaymadım” dedi. Pehlivan, “Bu soruşturmaya konu olan meselede tek yaptığım şey iddiaların odağındaki kişiye bir gazeteci olarak soru sormaktır. Onun dışındaki hiçbir eylemde dahlim ve sorumluluğum yoktur. Kaldı ki bilirkişiyi etkilemeye teşebbüsten ziyade bizzat hedefteki isme kendisini ifade etmek hakkı verdim. Normalde bunu yaptığım için taktir görmem gerekirken şu an ilgim olmayan bir suçlama ile karşınızdayım” dedi.
Yeni Şafak’ın da söz konusu bilirkişiyle görüşüp haber yaptığını aktaran Pehlivan, “Şimdi Yeni Şafağa suç olmayan röportaj yapma faliyeti Halk TV’den Barış PEHLİVAN’a nasıl suç olabilir?” diye sordu.
Pehlivan, Vatan Emniyet’te alınan ifadesinde “Soruştumanın talimatına konu olan 27/01/2025 tarihindeki Halk TV yayınında paylaşımı yapılan ses kaydının kim tarafından, ne zaman, ne şekilde yapıldığı hakkında ifadenizi veriniz?” sorusuna yanıt verdi.
Pehlivan cevabında süreçle ilgili şunları kaydetti:
“27/01/2025 günü İstanbul Büyükşehir Belediyesinin Saraçhanedeki Binasında gerçekleşen basın toplantısına gazeteci olarak davetliydim. O basın toplantısında Ekrem İMAMOĞLU CHP li Belediyeleri ilgilendiren soruşturma ve davalarda görev alan bir bilirkişiye dikkat çekti. Ben basın toplantısının konusunu orda öğrendim ve İmamoğlu özetle bu bilirkişinin imza attığı raporlarda hukuksuzluk olduğunu iddia etti. Basın toplantısını takip ettikten sonra ben acaba bu bilirkişiye ulaşabilir miyim ya da özel bir haber yapabilir miyim diye düşünmeye başladım. Bunun üzerine bilirkişinin cep telefonuna ulaşarak aradım ve kendimi tanıttım, kendisine gazeteci olduğumu beyan ettim. Milyonların izlediği Ekrem İMAMOGLU’nun basın toplantısında kendisi hakkındaki iddiaları bizzat kendisine sormak istedim. Asıl amacım onu Halk Tv ekranlarında ağırlamak ya da yüz yüze bir röportaj yapmaktı. Sonuçta 16 milyon insanın yaşadığı İstanbulun Belediye Başkanı isim vererek bir bilirkişi hakkında çarpıcı iddialarda bulunmuştu. Ben de bu iddiaların doğru olup olmadığını öğrenmek için kendisini aradım. Bu yaptığım hem Türkiye hem de Dünya literatüründe cevap hakkını kullandırmadır. Sonuçta ben kendisine sorularımı sordum ve İmamoğlu’nun hedefindeki bilirkişi kendisi hakkındaki iddiaları yalanladı. Soruşturmaya da yansıyan tutanakta da görebileceğiniz gibi ben kendisini Halk TV ekranında ağırlamak veya kendisi ile birebir röportaj yapmak istediğimi beyan ettim, kendisi bunu kabul etmemekle birlikte bana başarılar dilemiştir. Hatta yaşı ile ilgili bir soruya da espirili bir yanıt yemiştir. Kendisi ile konuşmamız nezaket kuralları içerisinde, mesafeli bir üslupla gerçekleşmiştir. Buraya kadar anlattıklarım benim bu söyleşiyi bu telefon görüşmesini yapma gerekçeme ve amacıma dairdir.
Savcılık makamının suç olarak isnat ettiği eylemlerin hiçbirinde benim sorumluluğun ve dahlim yoktur. O konuşmayı ben kaydetmedim. Ben kimseyle paylaşmadım. Ben yayınlamadım. Ve ben hiçbir yerde yaymadım. Hal böyle iken “kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaların kaydedilmesi suretiyle elde edilen verileri hukuka aykırı olarak ifşa etmek” ve “Bilirkişiyi Etkilemeye Teşebbüs” suçlarını işlemem mümkün değildir. Çünkü benim bu soruşturmaya konu olan meselede tek yaptığım şey iddiaların odağındaki kişiye bir gazeteci olarak soru sormaktır. Onun dışındaki hiçbir eylemde dahlim ve sorumluluğum yoktur. Kaldı ki bilirkişiyi etkilemeye teşebbüsten ziyade bizzat hedefteki isme kendisini ifade etmek hakkı verdim. Normalde bunu yaptığım için taktir görmem gerekirken şu an ilgim olmayan bir suçlama ile karşınızdayım. Bununla birlikte bilirkişi röportaj vermeyi yani bana yaptığı eylemin aynısını doğru bir yöntem olarak benimsemiş olacak ki 28/01/2025 tarihli Yenişafak Gazetesine de ayrıca konuşmuştur. Şimdi Yeni Şafağa suç olmayan röportaj yapma faliyeti Halk TV’den Barış PEHLİVAN’a nasıl suç olabilir? Bununla birlikte eğer o ses kaydını yayınlamak suç ise bu gün AKP yöneticisi Hamza DAĞ’dan AKPli eski belediye başkanı Melih GÖKÇEK’e kadar birçok ismin de bu suçu işlediğini ifade etmek gerekmektedir. Zira ben bu ses kaydını kendi sosyal medya hesabımdan paylaşmamama rağmen bu isimler ve daha fazlası kendi sosyal medya hesaplanndan hiç bir sansüre gerek duymadan paylaşıp yaymışlardır. Özetle ben Türkiye’nin konuştuğu bir isme söz hakkı verdim. Suçlamalarla ilgim yoktur. Bir kez daha ifade etmeliyim ki söz konusu telefon görüşmesini ben kaydetmedim. Ben paylaşıp yayınlamadım ve hiçbir yere de yaymadım. Son olarak ifade etmeliyim ki söz konusu bilirkişiyi etkileme sahiki ile hareket ettiğim ileri sürülmekte ise de bilirkişi raporu hazırlamış olduğu soruşturma dosyalarında bu görevini tamamlamış, kanaatini raporlaştırmış olan bir kişiyi etkilemek suçunu işleme kabiliyetiminde olamayacağını ifade etmem gerekmektedir.
“SADECE GAZETECİLİK YAPTIM”
Ben gazeteciyim. Sadece gazetecilik refleksi ile hareket ettim. Yaptığım haberler bir kesimi rahatsız etmiş ya da bunlardan bir rahatsızlık duymuş olunabilir ancak bu durumun gazeteciliğin doğası gereği olduğunu ve gerçek gazeteciliğin halkı aydınlatma ve çağının tanığı olmaktan başka bir düşünceyle hareket etmeyeceğini de belirtmek isterim. Suç işleme kastım asla söz konusu değildir. Basın mensubuyum, sadece gazetecilik yaptım.”
https://www.birgun.net/haber/baris-pehlivan-in-ifadesi-ortaya-cikti-tek-yaptigim-sey-gazeteci-olarak-soru-sormaktir-594812