Üniversiteden liseye topyekûn direniş
“Proje Okul” adı altında liseleri dilediğince dönüştürmek isteyen Saray rejimine bu kez liseliler “dur” dedi. İstanbul’dan Elazığ’a, İzmir’den Antalya’ya, Ankara’ya liseler direniş alanı oldu. Üniversitelilerle de buluşan liseliler ‘‘Artık yeter’’ seslerini yükseltti. Üniversitelerden liselere dek toplumun tüm kesimlerine yayılan itiraz dalgası ise 19 Mart operasyonlarına karşı başlayan isyanın devamı oldu. Korku duvarları aşılırken toplumsal muhalefet rejime karşı pratikleriyle kendi yolunu çiziyor.
Saray rejiminin “kindar ve dindar nesil” hayalinin son halkası Proje Okul kapsamında yapılan öğretmen atamalarının iktidara yakın isimler tarafından kadrolaştırılması oldu. Bu zamana kadar dönüştürülemeyen, bilimsel ve laik eğitimden yana tavır alan öğretmenlerin farklı bölgelere atanması ya da görev verilmemesi üzerine ise liseli öğrenciler eyleme geçti.
İktidarın politikalarına rıza göstermeyeceklerini gösteren liseliler, Saray’dan yapılan atamalara karşı çıkarken okullarından uzaklaştırılmak istenen öğretmenleri için liyakatli atamaların yapılması gerektiğini belirttiler. Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB)’in 8 Nisan’da açıkladığı “2025 yılı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme” sonuçları sonrasında 20 binden fazla öğretmenin kadro dışı bırakılarak sürgün edilmesine karşı dün de öğrenciler, mezunlar ve veliler okul kapılarının önlerinde bir araya geldi.
İstanbul, İzmir, Ankara gibi Büyükşehirler başta olmak üzere okullarda dersleri boykot eden liselilerin eylemleri ise kısa sürede Bursa’dan Kocaeli’ye Antalya’dan Elazığ’a, ülkenin dört bir köşesine yayıldı.
Yaşanan atamalara ilişkin İstanbul Valiliği “atamalarda siyasi sebep” yok açıklaması yayımlarken Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ise yaşananları “pozitif ayrımcılık” olarak açıkladı. Tekin, “Diğer öğretmenlerin yer değişikliği başlamadan önce, bu arkadaşlarımız boş kontenjanlara geçiş yapabilsin diye süreci erken başlattık. Bu bir mağduriyet değil, aksine pozitif ayrımcılıktır” dedi.
∗∗∗
ÖĞRENCİLER BİRLEŞTİ: BU ÜLKE BİZİM
İstanbul Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi Galatasaray Üniversitesi Bilgi Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Bahçeşehir Üniversitesi başta olmak üzere üniversiteliler ise liselilerle buluşma çağrısı yaptı. Üniversite öğrencileriyle lise öğrencileri Beşiktaş’ta buluştu.
TAM 38 YIL SONRA YENİDEN
Üniversitelilerin ve liselilerin rejime karşı itirazını yükselttiği buluşma ise 12 Eylül Darbesi’nin ardından ülkede ilk kez 14 Nisan 1987 bir araya gelen Büyük Öğrenci Buluşmasının yıldönümüne denk geldi.
Bundan tam 38 yıl önce darbecilerin yarattığı yıkımın karşısında ‘artık yeter’ seslerinin yükseldiği gibi bugün de okullardan meydanlara gençler halkın iradesine sahip çıkıyor. Tek adam rejimine karşı artık yeter seslerini yükseltiyorlar.
Öğrenciler “Diplomasız Erdoğan” sloganını attıkça polis “Attığınız slogan yasadışıdır” anonsu geçti. Öğrenciler Kabataş’a yürümek istemesi ise engelledi. Lise öğrencileri güvenlikleri sebebiyle eylemi sonlandırma kararı alırken üniversite öğrencileri kitlenin önüne geçerek lise öğrencilerinin güvenliğini sağlamaya çalışması ise dikkat çekti. Liseliler sık sık “Berkin Elvan 15’inde bir fidan” “Ferman padişahın liseler bizimdir’ sloganları attı. CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik de alanda öğrencilerin yürümesi için polis ile müzakerede bulundu. Bir üniversite öğrencisi, Özgür Çelik’e “Buradakilerin çoğu liseli. Biz bir müdahale gelsin istemiyoruz ancak bize dayatılan yürüme hakkımızın engellenmesini de kabul etmiyoruz” dedi. Çelik, “Buradan yürütmüyorlarsa başka yerden yürürüz” dedi. Alanda yapılan açıklamanın ardından ise eylem sona erdi.
Alanda konuşan öğrencisi Ilgın Öztürk: “Biz bugün liseliler olarak Beşiktaş Meydanı’nda toplandık. Taleplerimiz çok net. AKP iktidarı son bir haftadır bizim öğretmenlerimizi, nitelikli okullardaki öğretmenlerimizi görevlerinden uzaklaştırarak liselerdeki eğitimi itibarsızlaştırmaya ve eğitimin kalitesini düşürmeye çalışıyor. Bu öğretmenler sendikalı, muhalif ve her zaman yanımızda olmuş hocalarımız. Biz de onlara desteğimizi göstermek için buradaydık” dedi.
HEP BERABER AŞACAĞIZ
Öztürk, “Ama tabii ki tek talebimiz öğretmenlerimizle sınırlı değil. AKP iktidarının yıllardır liselerde uyguladığı politikalardan haberdarız. MESEM’lerde katledilen, iş gücü haline getirilen sıra arkadaşlarımızın farkındayız. ÇEDES politikalarının eğitimi nasıl bozduğunun da farkındayız. Taleplerimiz çok netti. Buradan Kabataş’a yürümek istedik ancak polis izin vermedi. Bir avuç liseliden dahi korkuyorlar. Çünkü korkmaları gerektiğini biliyorlar. Taleplerimizin ne kadar meşru olduğunu ve bu barikatları yıkacak gücümüz olduğunu biliyorlar. Bu yüzden bizi yürütmemeyi seçtiler. Ama bu bizim ilk kitlesel eylemimizdi. Biz gelmeye, yürümeye, bu ablukayı dağıtmaya devam edeceğiz. Barikatları liselilerle, üniversitelilerle beraber aşacağız. Tüm ülke bilsin ki ilk değil son eylemimiz olmayacak. Bu barikatları beraber aşacağız” ifadelerini kullandı.
ÇOK DAHA FAZLA UMUTLUYUZ
‘‘Alanda konuşan bir lise öğrencisi ise şöyle konuştu: “Eskiden böyle bir şey olduğunda sokaklara çıkmanın güç olduğunu biliyoruz. Ancak bugün o barikat yıkıldı. Burada 13 yaşında, 14 yaşında bulunan arkadaşlarımızın da haklarını arama cesareti göstermesi, itiraz seslerini yükseltmesi bizleri çok gururlandırıyor. Bu anlamda yeniyi yarattık” dedi.
YILMAYACAĞIZ
Kabataş Ticaret Meslek Lisesi’nde okuyan bir öğrenci de “Biz öğretmenlerimizle birlikte düşünüp birlikte bir karar verdik. İlk tepkimiz okulumuza pankart asmak oldu. Onu yırttılar. Daha sonra okul çevresine astık onu da yırttılar. En sonunda bütün liseliler olarak eyleme geçtik. Çeşitli engellemelerle bizleri korkutmaya çalışıyorlar. Ancak biz yılmayacağız ve direnmeye devam edeceğiz.