Değerli basın emekçileri ve sağlık meslek çalışanları, emek verip buraya geldiğiniz için
teşekkür ederiz. Bugün burada toplanma amacımız; aile sağlığı merkezlerine yönelik
çıkarılan sözleşme ve ödeme yönetmeliği ve ikinci, üçüncü basamak sağlık tesislerinde
çalışanlara öngörülen problemlere dikkat çekmektir.
Biliyoruz ki birinci basamakta çalışan hekim, hemşire ve ebelerimize yapılan masabaşında
hazırlanan eziyet yönetmeliğinin nihai hedefi tüm sağlık meslek çalışanlarıdır.
Çıkarılan bu yönetmelik nasıl aile sağlığı merkezlerinde iş güvencesini bakanlığın soyut
kararlarına bağlıyorsa, bu yönetmeliğin geri çekilmemesi halinde ikinci ve üçüncü basamakta
bunun olmayacağını kim garanti edebilir?
Hekimlerimizin ilaç yazma özgürlüğüne kelepçe takan bu yönetmelik yarın tüm sağlık
kuruluşlarına sirayet edecektir. Birinci basamakta getirilen bu yönetmelik planın ilk safhasıdır.
Performans kaygısını en üst seviyeye taşıyan, üzerinde titizlikle çalışılmış cezalar yönetmelik
geri çekilmezse hepimizin ortak derdi haline gelecektir.
Bizler yoksulluk sınırı üzerinde emekliliğe yansıyan tek kalem maaş dedikçe, direndikçe
sağlık bakanlığı temel maaşımızı bile kısım kısım performans tarafına taşımaya devam
ediyor. Örnek önümüzde apaçık bu yönetmelikle birlikte durmaktadır. Bakanlığın
hekimlerimize yönetmeliği takmadan en üst düzeyde ödeme yapması sade bir sus payıdır.
Bizler bu tiyatroyu bir çok kez deneyimlemiş sağlık emekçileriyiz. Aldanmayacağız sahayı
hemşire hekim ebe diye ayrışırmanıza izin vermeyeceğiz.
Bakanlığın sosyal medyada, sağlık il müdürlükleri üzerinden yaptığı tanıtım turlarında her
şeyin ne derece toz pembe gösterildiğine en büyük kanıt hala ebe ve hemşirelerin mali
kaybının kanıtı olan resmi bordrolarının üzerinden üç hafta geçmesine rağmen
yayınlanmamasıdır. Maaş ödemelerinden 2-8 bin lira arasında maddi kayıplar yaşanmıştır.
Kazancını bilmeyen, belgelendiremeyen çalışan olabilir mi?
Bugün ikinci ve üçüncü basamakta çalışanlar olarak
emeğimizin karşlığını alamıyoruz,
nöbet tutuyoruz gece çalışması sayılmıyor,
yetersiz istihdam sebebiyle fazla çalışmak zorunda kalıyoruz.
Uzman hekimler de dahil asgari ücretin saat ederinin altında komik rakamlarla hizmet
veriyoruz.
Sağlıkta kışkırtılmış talebi karşılamak için avrupalı meslektaşlarımızn 2-3 katı kişiye bakmak
zorunda kalıyoruz.
Resmi rakamlarla günde 41 sağlıkta şiddet olayı yaşıyor, mobbingin her türlüsüne maruz
kalıyoruz.
Şartlar bu kadar kötü haldeyken, yarın sahaya danışmadan ikinci ve üçüncü basamak
çalışma koşulları yeniden düzenlenecek durum daha da kötüye gidecektir. Birlikte
direnmekten başka bir çaremiz yoktur. Bu yüzden sağlık bir ekip işidir. Danışılmadan fikir
alınmadan çıkarılacak her yönetmelik ölü doğacaktır.
Sağlık bakanlığını uyarıyoruz, bizleri yok sayarak, biz istedik olacak yaklaşımlarla sağlık
emekçilerine yaptığınız eziyetten vazgeçin, derhal bu eziyet yönetmeliğini geri çekin.
Mücadelemiz yönetmelik geri çekilene kadar devam edecektir.