Polatlı Gündem Haber

reklam

Akıl dışı gerekçeler: Hurafelere inanıp bebeklerin sağlığıyla oynuyorlar!

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
Akıl dışı gerekçeler: Hurafelere inanıp bebeklerin sağlığıyla oynuyorlar!
73 views
03 Şubat 2025 - 7:47
REKLAM ALANI

(300x250px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.

Akıl dışı gerekçeler: Hurafelere inanıp bebeklerin sağlığıyla oynuyorlar!
Yurtdışı mavi iksir arıyor, kanlar satılıyor, bebekler kısır oluyor… Yenidoğan bebekler için hayati öneme sahip olan topuk kanı uygulaması ve K vitaminini reddeden aileler akıl dışı gerekçelerle çocuklarının sağlığıyla oynuyor. Tarama testi ve aşı reddinin arttığına dikkat çeken hekimler, sağlık okuryazarlığı olmayan insanların ekranlarda yaptıkları açıklamaların komplo teorileri ve hurafeleri artırdığına dikkat çekerken resmi otoritelerin bu açıklamalara sessiz kalmasına tepki gösteriyor.

Erken dönemde tedaviye yönlendirilen bebeklerin geri dönüşü olmayan sağlık sorunlarının önüne geçilmesi için uygulanan topuk kanı taramasına retler, önceki yıllara göre yaklaşık 5 kat arttı. Aynı şekilde doğumdan hemen sonra yapılması gereken ve bebekler için hayati öneme sahip K vitamini aşısı da bazı aileler tarafından reddediliyor.

Uzmanlar, erken teşhis sayesinde sayısız bebeğin hayatının kurtarıldığına vurgu yaparken ailelerin ret gerekçesi ise toplumdaki bilgi kirliliği ve ‘hurafe’ inancının korkutucu boyutunu gözler önüne seriyor.

GEREKÇELER AKLA MANTIĞA SIĞMIYOR

Sağlık Bakanlığı yetkililerine göre ailelerden bazıları topuk kanlarının yurt dışına kaçırıldığı, genlerimizle oynandığı, çocuklara hastalık damgası vurularak ömür boyu ilaca mahkum edildiği, yenidoğanın ruh ve beden sağlığı üzerinde büyük bir tehdit oluşturduğu, yenidoğan 28 günlük bebeklerin duyduğu acı ve ağrının gelişim geriliğine, beyin hasarına ve benzeri rahatsızlıklara, kısırlığa sebep olduğu, devlet tarafından para karşılığında yurt dışına satıldığı gibi inançlarla bebeklerinden topuk kanı alınmasını istemiyor.

Akıl dışı gerekçeler bununla da bitmiyor. Kimi ailelere göre yurtdışının mavi kan aradığı ve bu kanla iksir yaptığı, yurtdışının alınan topuk izleriyle tüm bebekleri kayıt altına aldığı ve kayıtları kendi amaçları doğrultusunda kullandığıyla ilgili fikirler ret oranını artırıyor.

İstanbul Tabip Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu ve Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol ile tarama testleri ve aşı reddinin nedenlerini, doğurduğu tehlikeleri ve reddin engellenmesi için neler yapılması gerektiğini konuştuk.

TOPUK KANI TESTİ NEDİR, NASIL YAPILIYOR?

Yenidoğan Tarama Programı kapsamında bebeğin topuğundan alınacak birkaç damla kan, iğneyle minik bir delik açılması işlemiyle gerçekleştiriliyor. Şırınganın içerisinde kalan kan örneği, özel filtre kağıtlarına damlatılıyor.

Hastaneden taburcu edilmeden hemen önce yapılan bu testten tam doğru sonucun alınması için bebeğin yeterli miktarda beslenmiş olması gerekiyor. Bu kan örneğinde FKÜ, BE ve SMA hastalıkları inceleniyor.

İlk hafta içinde aile hekimliği birimlerinde ikinci kan örneği alınıyor ve bu örnekte de KHT, KAH, KF hastalıkları çalışılıyor ve FKU için tekrar analiz yapılıyor. Yeterli miktarda kan alınamaması, sonuçların şüpheli olması gibi durumlarda bebekten tekrar topuk kanı almak gerekebiliyor.

Test örnekleri, il sağlık müdürlüklerince Sağlık Bakanlığı’nın tarama laboratuvarlarına gönderiliyor.

Test sonuçlarının normal çıkması durumunda ailelere herhangi bir bildirimde bulunulmuyor. Tarama sonucu şüpheli çıkan bebeklerde ise ailelere ulaşılıyor ve daha detaylı tetkikler için ilgili kliniklere yönlendirmeleri yapılıyor.

TEŞHİS EDİLEN 6 HASTALIK

Topuk kanı taraması ile altı farklı hastalık teşhis ediliyor. Bu hastalıklar kısaca şöyle tanımlanıyor:

• Spinal Müsküler Atrofi  (SMA): Kas hareketini kontrol ederek sinirleri etkileyen genetik bir hastalık olan SMA’ya sahip bebeklerin kas yapıları normale göre daha zayıf oluyor. Erken tanısı koyulmayıp ilerlediğinde kas güçsüzlüğü ve beslenme gibi ciddi problemlere yol açıyor.

• Fenilketonüri (FKU): Vücudun fenilalanin adı verilen bir proteini parçalayamadığı durumda ortaya çıkıyor. Fenilketonüri sonucudunda kanda ve diğer vücut sıvılarında fenilalanin seviyeleri artarak  çocuğun gelişmekte olan beynine zarar verebiliyor.

• Konjenital Hipotiroidizm (KHT): Bir endokrin bozukluğu olarak tanımlanan hastalık doğumla başlayan bir hormon eksikliği olarak biliniyor. Bebeklerde ve çocuklarda büyüme ve beyin gelişiminin normal ilerlemesi için gerekli olan tiroid hormonunun eksikliği (hipotiroidizm) büyümeyi ve zihinsel gelişimi olumsuz etkileyebiliyor.

• Kistik Fibrozis (KF): KF akciğerleri ve sindirim sistemini etkileyen genetik bir hastalık olarak biliniyor. Hastalık bebekte solunum yolu rahatsızlıklarının ortaya çıkmasına neden olabiliyor.

• Konjenital Adrenal Hiperplazi (KAH): KAH, kız ve erkek çocuklarda başlıca cinsel gelişim bozukluklarına yol açan ciddi bir genetik hastalık olarak biliniyor. Özellikle erkek bebeklerde ishal nedeniyle ölümlere neden olan hastalık, kız bebeklerde ise farklı cinsel gelişim bozukluklarına, nadiren de ölümlere neden oluyor.

• Biyotinidaz Eksikliği (BE): Biotinidaz eksikliği, genellikle genetik mutasyonlar sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. Sinir sistemi sorunlarına, deri ve saç sağlığı problemlerine, bağışıklık sistemi zayıflığına ve gelişimsel gecikmelere yol açabilen biotinidaz eksikliği, tedavi edilmezse, bu sorunlar ciddi ve kalıcı hasarlara dönüşebiliyor.

“ÇOCUĞUN ÜSTÜN YARARI GÖZETİLMELİ”

Çocuklarından topuk kanı alınmasına, çocuğunun aşı olmasına izin vermeyen bazı gruplar olduğunu söyleyen Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu, “Her şeye şüpheyle bakıyorlar, bu grup aralarında anlaşıyor ve çocukların tarama testlerinden geçmesine, aşı olmasına izin vermiyorlar. Çocuklarının kısır olacağı gibi inançları var” diyor.

Bebeklere, hemen doğum sonrasında uygulanan K vitamini aşısına da dikkat çeeken Küçükomanoğlu,  K vitamini eksikliğinin bebekler için hayati risk teşkil eden iç kanamalara neden olabileceğini anımsatıyor.

Yenidoğan bir bebekte kanının pıhtılaşmasına ve kanamaların durmasına yardımcı olan K vitamini deposu yeterli oranda bulunmuyor. Doğumun hemen ardından tek doz olarak uygulanan K vitamini uygulanıyor.

Prof. Dr. Küçükosmanoğlu, bu aşının önemine “1 mg şeklinde verilecek K vitamini bebeklerde oluşacak beyin kanamasını engeller. Doğum odasında yapılıyor. Çocuğun üstün yararı gözetilerek verilen bu vitamin eğer alınmazsa bebeklerde kanama bozuklukları görülebiliyor” sözleriyle dikkat çekiyor.

K VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ ÖLDÜRÜYOR

Kayseri’de Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi akademisyenleri K vitamini eksikliği olan 534 vakayı inceledi. Yapılan çalışmaya göre K vitamini yaptırılmayan 534 vakanın yüzde 77’sinde beyin kanaması görüldü. K vitamini eksikliğine bağlı ölümler ise 111 olarak kayda geçti.

“SAĞLIK BAKANLIĞI TOPLUMA ANLATMALI”

Geçtiğimiz günlerde Ankara’da 2 aylık bir bebek, beyin kanaması nedeniyle entübe edilmiş ailenin bebeklerine K vitaminini yaptırmadığı ortaya çıkmıştı. Yaşanan durum modern tıbba olan karşıtlık ve hurafe inancının bebeklerin karşı karşıya kaldığı ölüm riskinin boyutunu da bir kez daha gözler önüne serdi.

Benzer bir tarama reddinin Kars’ta yaşandığını anımsatan Prof. Dr. Küçükomanoğlu Kars’ta bir mahkemenin bebeklerinden topuk kanı alınmasına karşı çıkan aile lehinde hüküm verdiğini ancak Türk Tabipleri Birliği (TTB) Sağlık Bakanlığı’nın karara itiraz ettiğine dikkat çekti.

İl Sağlık Müdürlüğü’nün itirazı ile birlikte İstinaf mahkemesinin ilk derece mahkemesinin verdiği kararı kaldırdığını belirten Küçükomanoğlu, “Sağlık Bakanlığı bu konuda kararlı davranıyor. Ancak tarama testleri ve aşının gerekliliğini topluma anlatmalı” diyor. Ailelerin, çocukluk çağında sıkça görülen bazı hastalıkların artık görülmediğini söylediği bu nedenle de aşıları reddeden bir grup olduğunu anlatan Küçükosmanoğlu, İnsanlar hastalıkların yok olduğunu sanıyor ancak daha az görülmesi aşı sayesinde” diyor.

Küçükosmanoğlu, konuyla ilgili yasal çerçevenin çizilmesi gerektiğini vurguluyor.

PROF. DR. ŞENOL: DURDURULMASI GEREKEN İNSANLAR HER GÜN KONUŞTURULUYOR

Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol da konuyla ilgili yasal düzenlemenin gerekliliğine dikkat çekiyor.

“Yasal düzenleme yapılmadığı için bizim söylediklerimiz ciddiye alınmıyor, havada kalıyor” diyen Şenol, bir diğer tehlikeye vurgu yapıyor: “Ekran paylaşımı yapan safsatacı ünlülere müdahale edilmiyor, sistem de onları denetlemiyor.”

Sistem denetlenmediği için sağlık okuryazarlığı olmayan kesimlerde, bu kişilerin doğru söylediği algısı oluştuğunu anlatan Prof. Dr. Davutoğlu Şenol, “Bazı kesimlerde söylenti ve söylenceler çok öne çıkıyor. Her gün ekran paylaşımı yapan çok ünlü bir kişinin iki yaşının altındaki çocukları zehirliyorlar söyleminin çok büyük bir etkisi var” diyor.

Bu ekran yüzlerinin “Çcuklarınızı zehirliyorlar” mesajının komplo teorilerini başlatmış olduğunu belirten Prof. Dr. Davutoğlu Şenol’a göre, bu yayınların Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) eliyle durdurulması şart.

“RESMİ OTORİTE KASTEN ÖLDÜRME SUÇUNA KARSI SESSİZ”

Bu yayınlar ve açıklamalarla sağlık hakkının gasp edildiğini anlatan Davutoğlu Şenol, Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) yakın zamanda RTÜK’e yaptığı bir başvuruyu hatırlatıyor.

Resmi otorite sessiz kaldığı için, bazı kesimlerde bu beyanlarda bulunanların doğru söylediğine ilişkin bir algı oluştuğuna dikkat çeken Prof. Dr. Davutoğlu Şenol, “Sağlık Bakanlığı halk sağlığını korumak için adım atmalı. Açık suç işlenmesine rağmen Bakanlık seyirci kalıyor. Kastan öldürme suçu işliyorlar ve bu suçu işleyenler resmi otorite tarafından seyrediliyor” diyor.

Aşı ve tarama testlerine ilişkin uygulamaların aile onayına bırakılamayacağının altını çizen Prof. Dr. Davutoğlu Şenol, Bakanlıkça yürütülen ikna çalışmalarının ‘çalışma’ olarak kabul edilemeyeceğini söylüyor: “Sağlık Bakanlığı düzenleme yapar, şikayet eder. İkna çalışması çalışma değildir. Çocuklarda ölüme yol açan hastalıkları engellemek için yapılması gereken hiçbir uygulama reddedilemez. Bu zorunluluktur.”

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
REKLAM ALANI

(336x280px)

Anasayfa Sağ Bloka Esnek veya Sabit ölçülerde SINIRSIZ reklam alanını şablon olarak ekleyebilirsiniz. Şuan örnek olarak sadece 2 reklam kullanıldı.

Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.