MÜLTECİ, SIĞINMACI , GÖÇMEN
Son günlerde komşumuz Suriye’de yaşana gelişmelerden sonra , Ülkemizde bulunan Suriye’li vatandaşların dönüp dönmeyecekleri , dönüş olacaksa ne kadarının döneceği günledir konuşulup tartışılıyor.
Komşu ülke Suriye ye ye emperyalist saldırı ( BOP ) sonrası çıkarılan iç savaş nedeni ile milyonlarca denilebilecek Suriye’li savaşdan kaçarak ülkemize sığındılar. Bu insanlar için değişik tanımlar yapıldı, bunlar için ; Mülteci, Sığınmacı, Göçmen tanımlamaları yapıldı. Bu terimler kimler için kullanılır , sonuç olarak ülkede bulunan Suriye’liler hangi gruba girer, ülkelerine dönmeyenleri dönmeye zorlaya bilir miyiz, araştırmamızda bu konuları hukuksal olarak inceleyip yanıt arayacağız.
Cenevre Mülteci sözleşmesine göre,
Mülteci, dini, milliyeti, belirli bir toplumsal gruba üyeliği veya siyasi düşünceleri nedeniyle zulüm gören veya göreceği korkusu ve endişesi taşıyan, bu sebeple ülkesinden ayrılan/ayrılmak zorunda bırakılan ve korkusu nedeniyle geri dönemeyen veya dönmek istemeyen, iltica ettiği ülke tarafından endişeleri haklı bulunan kişi.
Mültecilerin uluslararası koruma edinme hakkı vardır.
Sığınmacı, ülkesinden ayrılmış olan ve zulüm ve ağır insan hakları ihlallerinden korunmak için başka bir ülkeye sığınan, ancak hukuki anlamda henüz mülteci olarak kabul edilmeyen ve sığınma başvurusunun sonucunu bekleyen kişidir. Sığınma talep etmek bir insan hakkıdır. Bu da herkesin sığınma talebinde bulunmak üzere başka bir ülkeye girmesine izin verilmesi gerektiği anlamına gelir.
Göçmen, sözcüğünün uluslararası kabul görmüş hukuki bir tanımı bulunmamaktadır. Uluslararası Af Örgütü olarak, diğer birçok insan hakları ajansı ve örgütü gibi göçmenleri, kendi ülkeleri dışında yaşayan ancak sığınmacı veya mülteci olmayan kişiler olarak değerlendirir.
Göçmenler, mülteciler ve sığınmacıların hakları, bu kişilerin başka bir ülkeye nasıl ve neden gittiği fark etmeksizin uluslararası hukuk tarafından korunmaktadır. Herkesle aynı haklara sahip olan göçmenler, mülteciler ve sığınmacılar ayrıca özel korumalara veya statülerine özgü korumalara da sahiptir.
Söz konusu yasal korumalar arasında şunlar bulunmaktadır:
- İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi (Madde 14), herkesin başka ülkelerde sığınma talep etme ve sığınma hakkı olduğunu belirtir.
- 1951 Mültecilerin Hukuki Statüsüne İlişkin BM Sözleşmesi (ve 1967 Protokolü), mültecilerin zulüm görme riski altına girebilecekleri ülkelere geri gönderilmesini yasaklar.
- 1990 Tüm Göçmen İşçilerin ve Aile Fertlerinin Haklarının Korunmasına Dair Uluslararası Sözleşme, göçmenleri ve ailelerini koruma altına alır.
- Bölgesel mülteci hukuku düzenlemeleri (örneğin 1969 Afrika Birliği Örgütü Sözleşmesi, 1984 Cartagena Bildirisi, Avrupa Birliği Ortak Sığınma Sistemi ve Dublin Prosedürü) mültecilere özel korumalar sağlar.
ÜLKEMİZDE Kİ SURİYELİLERİN DURUMU
Suriye’de meydana gelen olaylar nedeniyle 28 Nisan 2011 tarihinden itibaren Türkiye’ye gelen Suriye vatandaşları ile Suriye’den gelen vatansız kişiler ve mülteciler Türk hükümeti tarafından geçici koruma kapsamına alınmaktadır.
Türk makamlarından koruma talebinde bulunan Suriye vatandaşları, Suriye’den gelen mülteciler ve vatansız kişiler geçici koruma rejimi kapsamında Türkiye’ye kabul edilirler ve böylece Türk hükûmeti tarafından sağlanan geçici korumadan yararlanabilirler. Kendileri talep etmedikleri sürece, normal şartlar altında Suriye’ye geri gönderilmezler.
Türkiye’de geçici koruma talebinde bulunan bireyler, Türkiye’ye girdiklerinde Türk makamları tarafından tespit edilirlerse veya makul bir süre içinde kendileri Türk makamlarına başvurur ve Türkiye’ye düzensiz (yasadışı) girişleri ve ülkede düzensiz (yasadışı) kalışları konusunda geçerli bir sebep sunarlarsa, Türkiye’ye düzensiz (yasadışı) yollarla girdikleri veya Türkiye’de düzensiz olarak kaldıkları için cezalandırılmazlar (idari para cezası gibi).
Koruma talep eden tüm Suriyeli mülteciler geçici koruma kapsamına alınacaktır. Bu kişilere Suriye’den herhangi bir kimlik belgesi sunamayan kişiler de dâhildir.
Geçici koruma faydalanıcılarına Türkiye’de koruma ve yardım sağlanacaktır. Bu koruma ve yardım, durumunuza yönelik daha kalıcı bir çözüm bulunana kadar Türkiye’de kalmanızı, zorla geri dönüşe karşı korunmanızı ve en temel hak ve ihtiyaçlara erişiminizi kapsamaktadır.
Geçici Koruma Yönetmeliği, geçici koruma faydalanıcılarına sunulan çeşitli hakları, hizmetleri ve yardımı teminat altına almaktadır. Bu, diğerlerinin yanında, sağlık hizmetleri, eğitim, sosyal yardım, psikolojik destek ve işgücü piyasasına erişimi kapsamaktadır.
Yukarda açıkladığımız hukuki durumları incelendiğinde , ülkede bulunan Suriye’li mültecilerin geri dönüşe zorlanmaları Suriye’de ki mülteciliği haklı kılacak şartların ortadan kalmasına bağlıdır. Birleşmiş Milletler komşu Suriye’de barışın sağlandığı, can ve mal tehlikesinin ortadan kalktığına karar verirse , ülkemizde bulunan mültecilerinde hukuki durumu değişecek, Uluslarası Sözleşmelerin kendilerine tanıdığı koruma kalkacaktır. Bu durumda Türkiye Devleti Suriye’li mültecilere , mültecilik statüsünün kazandırdığı yardımları yapmayı kesecek ve ülkelerine dönme konusunda ikna ve teşviklerde bulunacaktır.
Av. Ali KUŞ
Ankara Barosu Polatlı Temsilcisi