Sen Yumruk Ol, Ben Yıldız Fatsa’da Buluşalım
Fikri Sönmez: Devrimin Yolcusu, Halkın Yoldaşı
Fikri Sönmez…
Adı gibi bir fikirdi: halk için, halkla birlikte yaşanan bir düş,
yüreğini halkın ellerine teslim eden bir direniş ustasıydı.
Terzilikten gelmişti;
ama onun işi sadece dikiş değildi,
toplumu onarmaktı.
Adaleti ilmek ilmek işledi,
eşitliği her dikişte yeniden kurdu.
Kumaşı halkın talepleriydi,
deseni dayanışma…
İğnesiyle değil, inancıyla dikti geleceği.
Fatsa’da çamura, suskunluğa, yoksulluğa karşı halkla birlikte yürüdü.
“Çamura son” kampanyasıyla yolları değil,
geleceği düzledi.
Sokaklar temizlendi, çocuklar güldü,
herkes yönetime ortak oldu.
Ama o sadece yol yapmadı, kaldırım dökmedi.
Toplumun vicdanını da arındırdı.
Kumarla savaştı.
Tefecilere, karaborsacılara, bağımlılık düzenine geçit vermedi.
Mahalle komiteleriyle bu çarkı dağıttı.
Bir belediyeden çok,
bir halk meclisiydi Fatsa.
Fikri Sönmez, sosyal halkçı belediyeciliğin en güzel örneğini yarattı.
Fatsa’da yerel yönetim, merkezi hükümete ihtiyaç duymadan işledi.
Kaynağını halktan alan bir iktidar modeli geliştirdi.
Sözü, yetkiyi, kararı, iktidarı halka bıraktı.
Bu, yalnızca bir yönetim tarzı değil,
bir devrim anlayışıydı.
Devrimci Yol’un yolcusuydu Fikri.
Yolu Mahir’den, Deniz’den, İbo’dan geçerdi.
Onların halk için kurduğu hayali,
o Fatsa’da ete kemiğe büründürdü.
Devlet korktu, Ankara rahatsız oldu.
“Çorum’u bırakın, Fatsa’ya bakın” dendi.
Ve bir sabah “Nokta Operasyonu”yla
bir halkın düşüne kurşun sıkıldı.
Fikri’yi cezaevine koydular.
Ama düşüncelerini hapsedemediler.
Ve o düşünce hâlâ
bir işçinin elinde,
bir çocuğun gözünde,
bir halkın belleğinde,
bir meydanın sessiz öfkesinde yaşıyor.
Benim için o, yalnızca bir tarih değil.
Bir pusula…
Bir örnek…
Bir umut.
Fikri Sönmez yaşıyor.
Yolsuzlukla, karanlıkla, adaletsizlikle savaşan her vicdanda.
Ve biz, onu unutmuyoruz.
Unutturmayacağız.
Murat Kurt