Polatlı Gündem Haber

reklam

Sıkıştıkça vites yükseltiyor

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
Sıkıştıkça vites yükseltiyor
104 views
19 Şubat 2025 - 9:09
REKLAM ALANI

(300x250px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.

Sıkıştıkça vites yükseltiyor
HDK’ye yönelik operasyonda aralarında EMEP, SYKP, ESP’lilerin de bulunduğu 52 kişi gözaltına alındı. EMEP’li Vekil Bayhan, “Operasyon 6 bin kişiyi kapsayabilir” dedi. Operasyona tepkiler yağarken iktidarın baskıları bununla sınırlı kalmadı. “Bilirkişi” iddianamesi kabul edildi. Gazeteci Gürses hakkında ise iddianame düzenlendi.

Kamuoyunun bir bölümünü “çözüm” sürecine ve İmralı’dan gelecek mesaja kilitleyen iktidar, bakıyı tam gaz sürdürüyor. Gazetecilere, belediye başkanlarına, sanatçılara, sendikacılara toplumun tüm kesimlerine yargı sopası gösteren iktidar dün de İstanbul’da merkezli operasyon kapsamında sabah saatlerinde çok sayıda eve baskın düzenledi.

Baskınlarda aralarında Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Emek Partisi (EMEP), Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP), Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Yeşil Sol Parti üyesi birçok kişi gözaltına alındı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada, operasyonun HDK’ye yönelik yapıldığı belirtilerek, soruşturma kapsamında 10 ilde 60 kişi hakkında gözaltı kararı verildiği, operasyonda şu ana kadar 52 kişinin gözaltına alındığını duyurdu. Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili İskender Bayhan gözaltıların binlerce kişiyi kapsayan bir operasyonun ilk halkası olabileceğine dikkat çekerken, ‘‘Altı bin civarında kişiyi kapsayan bir HDK davası ve HDK soruşturma süreci olduğunun bilgisini öğrendik. Bunun bin altı yüzünü İstanbul’da yaşayan yurttaşlarımız oluşturuyor’’ diye konuştu.

Operasyonlara tepki yağarken demokratik kitle örgütleri ve siyasi partilerin açıklamaları şöyle:

HDK: “Sabahın erken saatlerinde aralarında önceki dönem Eşsözcümüz Esengül Demir’in ve birçok bileşenimizin, dost kurumların yöneticileri ve aydın, sanatçıların olduğu çok sayıda arkadaşımız gözaltına alındı. Ezilen-emekçi halklarımızın ortak geleceği için demokratik, meşru mücadele veren toplumsal muhalefet, tıpkı Kent uzlaşısı ve Van Kayyım Darbesinde görüldüğü üzere iktidarın emrindeki yargı eliyle tasfiye edilmek isteniyor. Hukuka takla attıran bu kumpasçı, komplocu akla bir kez daha sesleniyoruz: her türden darbeye karşı tarihten günümüze toplumsal muhalefet susmadı; eşitlik, adalet ve özgürlük mücadelesinden vazgeçmedi. Susmayacağız, vazgeçmeyeceğiz.”

‘HUKUKSUZ VE KEYFİ TUTUMU KINIYORUZ’
Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Seyit Aslan: ‘‘Bir gece yarısı operasyonu ile İstanbul İl Başkanımız, Güngören ilçe başkanımız, yönetici ve üyelerimizin de aralarında olduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı. Bu hukuksuz ve keyfi tutumu kınıyoruz. Türkiye’yi adeta açık cezaevine dönüştürmek isteyen, tek adam iktidarı hedeflerine varamayacaktır.
Faşizan uygulamalarla hak alma mücadelesine, sendikal haklara saldıran, sendika başkanlarını tutuklayan, seçilmiş belediye başkanını görevden alıp kayyım atayan bu anlayışa teslim olmayacağız ve mücadele etmeye devam edeceğiz.’’

SOL Parti: “HDK operasyonunda 90’a yakın kişi gözaltına alındı. Bu baskı ve gözaltılar sizi kurtaramayacak, arkadaşlarımızı derhal serbest bırakın.”

DEM Parti: ‘‘Türkiye bugün de HDK’ye yönelik operasyonla güne uyandı. Aralarında MYK üyelerimiz Semiha Şahin, Mehmet Saltoğlu, HDK önceki dönem Eş Sözcüsü Esengül Demir ile bileşen parti temsilcilerinin bulunduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı. Açık ki, çözüm ve barış ihtimali birilerinin uykusunu kaçırmaya başladı. Her gün çözüm ve barış isteyenlere operasyonlar düzenleniyor, her gün halk iradesine kayyım atanıyor. Her gün halkların ittifakına, ortak mücadeleyi büyütenlere saldırılar artıyor. Topluma, halk iradesine, çözüm, demokrasi ve barış arayışlarına karşı topyekun bir saldırı sürdürülüyor. Ancak korkunun ecele faydası yok; bu topraklara barış mutlaka gelecek. Ne yaparsanız yapın, fayda etmeyecek. Halka ve onun siyasal iradesine, toplumsal muhalefete savaş açan bu zihniyet kaybedecek.’’

SYKP: DEM Parti MYK üyesi yoldaşımız Mehmet Saltoğlu, SYKP PM üyesi yoldaşlarımız Halit Elçi ve Ahmet Saymadi sabah saatlerinde evleri basılarak gözaltına alındı. İktidarın sosyalistlere, yurtseverlere, devrimcilere dönük bu tür saldırılarına diz çökmeyeceğiz. Yoldaşlarımız derhal serbest bırakılsın!

‘DARBECİ ZİHNİYETİ KINIYORUZ’
Yeşil Sol Parti: ‘‘Sivil demokratik siyasete yeni bir saldırı! MYK üyemiz Naci Sönmez, bu sabah evine yapılan polis baskınıyla gözaltına alındı. Bu darbeci zihniyeti kınıyor, hukuksuz şekilde gözaltına alınan arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılması çağrısı yapıyoruz.’’

Emekçi Hareket Partisi (EHP) sözcüsü Özge Akman: ‘‘AKP, muhalefeti liste yapıp toplamaya kalksa ülkenin yarısı eder. Bu çaba boşunadır. İkna edemediklerine suç uydurmak sallanan iktidarlarını tutmaya yetmez. Gözaltına alınan mücadele arkadaşlarımızın hepsinin şahidiyiz, bu haksızlıkların karşısında yine birlikte direneceğiz.’’

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP): “Sendikacıları, siyasetçileri, gazetecileri, adalet mücadelesi yürüten Suruç katliamı yaralılarını tutuklayan, 14 Şubat’ta kadınları gözaltına alan AKP-MHP faşist rejiminin bu gözaltı saldırıları bizlere diz çöktüremeyecek. Söz, eylem ve örgütlenme özgürlüğümüze dönük bu saldırılar birleşik mücadelemizi engelleyemeyecek. Yoldaşlarımız derhal serbest bırakılsın.’’

SENDİKA VE ODALARDAN ORTAK AÇIKLAMA GELDİ
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ve Türk Tabipleri Birliği (TTB), de operasyonlara ortak açıklama ile tepki gösterdi. ‘‘Bu baskı politikalarıyla toplumu susturamazsınız” başlıklı açıklamada eşit, özgür, barıştan yana ve demokrasi için mücadele vurgusu yapıldı. Açıklamada, ekonomik, toplumsal ve siyasi krizlere karşı toplumsal muhalefetin yükseleceği alanlara gözdağı verilmek istendiği belirtilerek “Bizler tüm baskı ve zor politikalarına rağmen, ülkemize, Anayasal demokratik kazanımlarımıza, emeğimize, mesleklerimize, meslek alanlarımıza ve emek-meslek örgütlerimize ne olursa olsun sahip çıkmaya devam edeceğiz’’ ifadeleri kullanıldı.

BASIN MESLEK ÖRGÜTLERİNDEN TEPKİ
DİSK Basın-İş: Geçmiş dönem yönetim kurulu üyemiz olan Elif Akgül, üyemiz Ercüment Akdeniz ve gazeteci dostumuz Yıldız Tar gözaltına alındı. Gazetecilere ve gazeteciliğe karşı yürütülen operasyonları kabul etmiyoruz. Arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalıdır.

Türkiye Gazetecile Sendikası
(TGS): ‘‘Bir sabaha daha gözaltılarla başladık. İstanbul merkezli bir operasyonda meslektaşlarımız #YıldızTar, #ElifAkgül ve #ErcümentAkdeniz gözaltına alındı. Bu gazetecilerin adresleri belli. Karakola çağrılmak yerine ev baskınları ile gözaltına alınmalarını kabul etmiyoruz.’’

Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG): ‘‘İstanbul merkezli bir soruşturma kapsamında çok sayıda siyasetçi, sanatçı ile birlikte 3 gazeteci alındı. Gözaltına alınanlar arasında gazeteciler Elif Akgül, Yıldız Tar ve Ercüment Akdeniz de bulunuyor. Meslektaşlarımızın
gözaltına alınmasını kabul etmiyoruz. Gazetecilere dönük sıradanlaşan gözaltı operasyonlara karşı sessiz kalmayacağız. Bütün meslek örgütlerini bu operasyonlara karşı dayanışma ruhu ile mücadele etmeye çağırıyoruz.”

‘İKTİDAR DÜŞMAN HUKUKU UYGULUYOR’
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları: ‘‘HDK, halkların ve inançların bir arada eşit ve demokratik yaşam iradesidir. Halkların ortak mücadelesine dönük gerçekleşen bu saldırıyı kınıyoruz. Dün gece Van’da hukuksuz bir şekilde 20 kişi tutuklandı. Bu sabah ise ev baskınlarıyla sosyalistler, yurtseverler, gazeteciler, sanatçılar gözaltına alındı. Hukuksuzlukta ısrar eden iktidar, düşman hukuku uygulamaya devam ediyor. Kayyım darbesinde ısrar eden, sendika başkanlarını tutuklayan; sosyalistleri, yurtseverleri, gazetecileri, sanatçıları gözaltına alan akla teslim olmadık, olmayacağız. Aralarında partimiz MYK üyelerimiz, bileşen parti üyelerimizin de olduğu gözaltılar derhal serbest bırakılsın.’’

∗∗∗

PROTESTOLARA SERT MÜDAHALE
İçişleri Bakanlığı tarafından Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Abdullah Zeydan ve Neslihan Şadal’ın görevden alınarak yerlerine kayyım atamasına karşı düzenlenen protestolarda 55’i çocuk yaklaşık 400 kişi gözaltına alınmıştı. Protestolarda, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Parti Meclisi Üyesi Kenan İldeniz saatlerce ters kelepçe ile yerde sürüklenerek gözaltına alındı. Bu sırada omuzu ve parmakları kırılan İldeniz, Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesine götürülürken görüntülendi. Omzu ve parmakları kırılan Kenan İldeniz’in nezaretten alınarak tekerlekli sandalye ile hastaneye götürüldüğü öğrenildi.

İDDİANAME KABUL EDİLDİ
Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş, Seda Selek, Barış Pehlivan, Serhan Asker ve Kürşad Oğuz hakkındaki bilirkişi iddianamesi kabul edildi. Gazeteciler, Bilirkişi Satılmış B. ile yapılan telefon görüşmesinin Halk TV’de yayınlanması sebebiyle “Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi ve Kayda Alınması” ve “Bilirkişiyi Etkilemeye Teşebbüs” suçlamalarıyla karşı karşıya. İddianame kapsamında duruşma tarihi 4 Mart Salı günü olarak belirlendi.

ÖZLEM GÜRSES’E HAPİS İSTENDİ
Gazeteci Özlem Gürses hakkında “devletin askeri teşkilatını alenen aşağılama” suçlamasıyla 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Gürses’in YouTube’da “TV OZ” kanalındaki yayınında kullandığı “Gördüğünüz üzere IŞİD yapısı, yani TSK-SMO yapısı Kürtlerin olduğu bölgelerde küçük küçük kazanımlar elde etmiş.” sözleri nedeniyle hakkında iddianame düzenlendi. İddianame kapsamında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Gürses hakkında, “devletin askeri teşkilatını alenen aşağılama” suçlamasıyla 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası talep etti.

12 YIL SONRA GELEN TUTUKLAMA
Bursa Muhalif gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ozan Kaplanoğlu, 2013 yılında hakkında açılan dava kapsamında “kamu görevlisine hakaret” suçlamasıyla 12 yıl sonra hapse atıldı.

Bursa Muhalif’te yer alan habere göre, Ozan Kaplanoğlu hakkında, 2013 yılında dönemin Başbakanı olan Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik düzenlenen protestolarda “kamu görevlisine hakaret” suçlamasıyla dava açıldı.

Açılan dava sonucunda Ozan Kaplanoğlu hakkında mahkumiyet kararı verildi. Kaplanoğlu, hakkında verilen şartlı salıverilme kararının geri alınması nedeniyle 5,5 aylık cezasını tamamlamak üzere 5 Şubat’ta tutuklanarak Bursa E Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderildi.

Kaplanoğlu’nun avukatlarından Kemal Özgür Yetkin, “Müvekkilim Ozan Kaplanoğlu, düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gereken bir suçtan cezalandırılmıştır. Şu anda bulunduğu cezaevinde, cezaevi kapasitesinin çok üzerinde mahkum bulunmaktadır. Fiziki koşullar bu denli yüksek sayıda tutuklu ve hükümlüye yetecek şekilde düzenlenmemiştir” diyerek cezaevi koşullarına ilişkin bilgi verdi. DİSK Basın İş, Kaplanoğlu’nun tutuklanmasına ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, bugün sabah saatlerinde İstanbul merkezli 10 kentte düzenlenen ev baskınlarında gözaltına alınan 4 gazeteciye de atıf yapılarak “Türkiye’de gazetecilik abluka altında” denildi.

∗∗∗

HABERİN İÇİNDEN…
KİMİ KİME ŞİKAYET ETTİNİZ?
Kalıcı hale gelmiş bir olağanüstü hal rejimiyle ülkeyi yöneten iktidara karşı muhalefet savunma pozisyonundan çıkamıyor. Her güne yeni bir operasyonla uyanan Türkiye siyasetinde yargı sopasıyla karşı karşıya kalırken muhalefet birleşenleri iktidarın minderinde dövüşmek durumunda kalıyor. Oyun kurma rolünü elinden bırakmayan iktidar, ana muhalefet partisinin adayının kim olacağı meselesini ısrarla kaşıyor. CHP’nin verdiği “birlik” görüntüsüne rağmen iktidar kanadının aktörlerinin yanı sıra yandaş medyada adaylık meselesi sürekli köpürtülüyor. Ana muhalefet partisinin tüm dikkati 23 Mart’taki ön seçime odaklanırken muhalefeti bölmeye dönük hamlelerini peş peşe sıralayan iktidarın ortaya attığı “çözüm” süreci Kürt hareketini edilgen hale getirdi. İmralı heyetinden “çözüme hiç olmadığı kadar yakınız” şeklinde mesajlar verilirken rejimin ortakları Devlet Bahçeli ile Erdoğan’ın rol dağılımı görmezden geliniyor.

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, HDK operasyonu ile kayyum atamalarına ilişkin açıklamalarında Erdoğan’ı, ortağı Bahçeli’ye şikayet ediyor. Sanki rejimin iki ortağı arasında bir kriz varmış, iki ortak fikir ayrılığına düşmüş gibi açıklamalar yapılıyor. Oysa Bahçeli, Öcalan’a silah bıraktırma çağrısı dışında şu ana dek Kürt sorunun demokratik çözümü konusunda tek söz söylemiş değil. Saray’ın danışmanı Mehmet Uçum’un yaptığı açıklamalarda da demokratik çözüm bir yana, sorunun varlığını inkar eden çıkışlar yapıldı. Hal böyle iken iktidar kanadında farklı eğilimlerin olduğu tezinin neye dayandırıldığı da ayrı muamma. Son HDK operasyonlarının ise iktidarın tek taraflı “çözüm” dayatmasına, HDK içinde ya da etrafında karşı çıkabilecek sol unsurları ayırma çabasının bir parçası olabileceği de görmezden gelinmemeli.

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
REKLAM ALANI

(336x280px)

Anasayfa Sağ Bloka Esnek veya Sabit ölçülerde SINIRSIZ reklam alanını şablon olarak ekleyebilirsiniz. Şuan örnek olarak sadece 2 reklam kullanıldı.

Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.