Polatlı Gündem Haber

reklam

Yaşar Aydın. Davutoğlu, Akşener, Erbakan bile yetmez: İktidarın tek hedefi muhalefeti bölmek

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
Yaşar Aydın. Davutoğlu, Akşener, Erbakan bile yetmez: İktidarın tek hedefi muhalefeti bölmek
97 views
13 Şubat 2025 - 9:09
REKLAM ALANI

(300x250px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.

Davutoğlu, Akşener, Erbakan bile yetmez: İktidarın tek hedefi muhalefeti bölmek
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, karşısına tek kişiye sıkışan muhalefetin yeterli olmayacağı çok açık. Bu hesabı bozmanın bir tek yolu var. Rejimin karşısında duran milyonlarla birlikte bir “yürüyüş” organize etmek.

AKP-MHP iktidarı tarihinin en zayıf döneminde. Ülkenin en az dörtte üçü yaşadığı hayattan memnun değil. Her sabah uyandığında olan bitene isyan edip ilk iş iktidarın kulaklarını çınlatan milyonlarca insan var. Erdoğan ve Bahçeli, devasa medya yapılanması, yargısı, Meclis’i, askeri, polisine rağmen halkın bu duygu durumunu değiştirmeyi başaramadı. Ülkenin en net gerçeği en kaba hesapla ülkenin yüzde 60-65’i iktidarı karşısında durmaya devem ediyor olması. İkinci netlik ise bu insanların kendilerini ifade edecek siyasal bir yataktan yoksun olmaları. İktidara karşı ama muhalefetin de yanında değil.

ADAYLIK BİTSE YARGI BAŞLIYOR
Tel tel dökülen iktidar iki hamleyle siyasetin tepesinde durumu şimdilik kendi lehine çevirmiş gözüküyor. İlk hamle Bahçeli’den Öcalan çıkışıyla geldi. Suriye’de yaşanan gelişmenin ardından “Öcalan açılımı” Kürt siyasetinde beklentiye yol açtı. Aynı anda bir an önce muhalefet blokundan kopması için DEM üzerinde baskıyı yoğunlaştırdı. İktidar Öcalan’a tüm ülkeyi ve Ortadoğu’yu kapsayacak uzlaşı arayışındayken yerel seçimde “Kent uzlaşısı” ile ilçe belediye meclisine seçilenlere operasyon düzenledi.

İkinci hamlenin muhatabı CHP oldu. Orada çift önlü bir operasyon var. Bir ayandan yargı eliyle sürekli partiyi savunmada bırakırken diğer yandan da parti içi çelişkileri sürekli gündemde tutacak manevralara ilerliyor.

Bu iki proje de gösteriyor ki iktidar masaya eli açık oturdu. Ne yapacağı belli. Suriye üzerinden Kürtlerle belli bir uzlaşı arayacak ve bunu iç siyasete tahvil etmeye çalışırken aynı anda da muhalefet güçlerine baskı artarak devam edecek. Sürecin belirleyicisi ise iktidarın yol haritasına karşı muhalefetin yanıtı olacak.

CHP’de cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışması aradan bir seçim geçmesine rağmen bir türlü sona ermedi. 23 Mart tarihinde CHP ön seçim yapacak. Mansur Yavaş ön seçimde ‘yokum’ dedi. Ama cumhurbaşkanlığı adaylığı için ismi konuşulmaya devam edecek. Bu anlamıyla CHP’de adaylık meselesi bitecek demek için erken.

Toplumsal muhalefet isimlerin de önüne geçen bir süreç örgütleyemediği koşulda adaylık tartışmasından çıkamaz ve enerjisinin önemli bölümünü onun etrafında tüketir. İktidar da bunun gerçekleşmesi için tüm olanaklarını kullanacaktır. Muhalefet, rejimi bir ismin değil bir hareketin, örgütlü bir hareketin yenebileceği gerçeğiyle hareket etmek zorunda.

REJİMİN DEĞİŞTİĞİNİ ANLAMAK GEREKİYOR
Türkiye değişti. Sadece kültürel ve ekonomik anlamda değil, rejim değişti. Saray etrafında kurulan yeni bir rejim var. Bugün iktidarı elinde bulunduranlar önümüzdeki yıllarda seçime dahi gerek kalmadan bu rejimin kalıcı hale gelmesinin yollarını arıyorlar. Bugün yargı üzerinden yaptıklarına bakarak bile geleceği görmek mümkün. Ama bu iktidarın projesi ve hayata geçirilmesi o kadar kolay değil. Ülkenin üçte ikisinin durduğu yeri düşünürsek başarı şansı yok denecek kadar az. Ama muhalefetin 2023 seçimleri öncesi söylediğimiz gibi “büyük hata” yapması koşuluyla.

31 Mart 2023 tarihinden bu yana muhalefet cenahına bakınca hata yapma potansiyellerinin hala çok yüksek olduğunu söylemek gerekiyor. Bitmez tükenmez adaylık tartışmaları, rejim kendisi yerine isimleri karşısına alan muhalefet tarzı ve en nihayetinde ülkenin yüzde 65-70’inin ihtiyaçlarını, taleplerini görmeden yapılan siyaset. Tüm bunların sonucu olarak da iktidarın yargı eliyle yarattığı ve halkı umutsuzluğa sürükleyen toplumsal iklimin aşılamaması.

Rejim, önce Erdoğan’ı aday yapmak sonra da karşına çıkacak adayı kendi belirlemek istiyor. İmamoğlu’na doğru ilerleyen yargı operasyonu da gösteriyor ki iktidar bu konuda adım atmaktan çekinmeyecek. Cumhurbaşkanlığı adaylığını önceden açıklamak iktidarın yargı dalgasını kırabilecek mi göreceğiz. Ama Erdoğan’ın, karşısına tek kişiye sıkışan muhalefetin yeterli olmayacağı çok açık.

Bu hesabı bozmanın bir tek yolu var. Rejimin karşısında duran milyonlarla birlikte bir yürüyüş organize etmek.

Bir önceki seçimde yapılan yanlışa düşmeden, ülkenin bekasını temel alan, onun için mücadele veren bir siyasal anlayış iktidarı yenebilir ve kalıcı kılınmak istenen rejimi durdurabilir. Bu imkan dünden daha güçlü olarak duruyor. Yeter ki aynı hatalar tekrar edimesin.

DAVUTOĞLU NE İSTİYOR?
Meral Akşener’le birlikte Ahmet Davutoğlu Türk sağının ne olduğunu en iyi gösteren örneklerden sadece ikisi. Davutoğlu’nun dün yaptığı grup konuşmasında iki başlık öne çıktı. Bir İmamoğlu eleştirisi diğeri de Gazze’yi Türkiye’ye bağlama önerisi. Davutoğlu, uzun süredir muhafazakar seçmene hoş görünen, Erdoğan sonrası döneme hazırlanan bir görüntü sergiliyor.

Davutoğlu’nun bu tarzına bakarak Yeni Yol Partisi’nin de ömrünün çok uzun olmayacağı açık. Davutoğlu dümeni çoktan iktidar rotasına kırdı.

İYİP’te ayrılanlar, Davutoğlu ekibi, bağımsızlar derken bir bakarsınız Cumhur İttifakı 360’ı bulmuş. O yüzden erken seçim hesabını yaparken bu aritmetiğe de bakmak gerekiyor. Sağ cenahta yaşanan bu savruluşu önleyecek yegane güç de yine güçlü bir muhalefet blokunun varlığıdır.

REKLAM ALANI

(728x90px)

Esnek veya Sabit Ölçü Verebilirsiniz.
REKLAM ALANI

(336x280px)

Anasayfa Sağ Bloka Esnek veya Sabit ölçülerde SINIRSIZ reklam alanını şablon olarak ekleyebilirsiniz. Şuan örnek olarak sadece 2 reklam kullanıldı.

Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.